article/header_images/f75b601978294bd7a357b0b143565ed8.jpgarticle/featured_images/cd122d35578145b1adb59709b80998d6.jpg

ZKS’DE, TÜRK DÜŞÜNCESİNİN ÖNEMLİ İSİMLERİNDEN PROF. DR. EROL GÜNGÖR DOĞUMUN 83. YILINDA ANILDI

29 Kasım 2021
youtube-icon

Türk düşüncesinin önemli isimlerinden sosyal psikolog, fikir adamı, kültürel tarih incelemeleri ile öncü olan Prof. Dr. Erol Güngör doğumun 83. yılında Zeytinburnu Kültür Sanat’ta 27 Kasım’da anıldı. Oturum başkanlığını Beşir Ayvazoğlu’nun yaptığı panele, Prof. Dr. Tahsin Görgün, Prof. Dr. Mehmet Akif Okur, Doç. Dr. Öğretim Üyesi Adem Bölükbaşı ve Dr. M. Fatih Karakaya tebliğleriyle katıldı.

Beşir Ayvazoğlu: “Bildiğini iyi bilenler meseleyi dolandırmadan, sıkmadan sararlar ve anlatırlar. Erol Güngör hem entelektüel hem de akademisyen olarak Türk fikir hayatında önemli bir yere sahipti.” diyerek paneli başlattı.

Prof. Dr. Tahsin Görgün, “Erol Güngör’ün Perspektifinden Bilim ve Üniversite Meselesi” başlıklı tebliğiyle mütefekkir hakkında şu sözleri kaydetti. “Güngör’ün bu konu hakkında doğrudan bir yazısı yok ama ilim nedir ve ilim felsefesi hakkındaki düşüncelerini eserlerinde görmek mümkün. Türk Kültürü ve Milliyetçilik eserinde: “Bilindiği gibi kültür bir cemiyetin kendi problemlerini çözmenin bir tarzı olarak benimsenmiş olup, kullandığı her türlü davranış sistemleri ve maddi vasıtaların bir terkibidir.” der. Bu ifadesiyle kültürü bir milletin kendi meselelerini çözmek için geliştirdiği makul yol olarak görüyor. Bilim de problem çözme faaliyeti olarak belirginleşiyor. Güngör’ün bu gibi ifadeleri dikkate alındığı zaman Türk kültürünün ilim olarak kabul edilmesi gerekiyor. Manevi ve sosyal ilimler söz konusu olduğunda önce kendi toplumunuza, sonra toplumun zaman içerisinde kendi sorunlarını halletmek için geliştirdiği makul yollar neler bunlara bakacaksınız. Güngör zaviyesinden ilim ve üniversite problemine değinirsek; Türkiye’de aydınlar bu toplumun meseleleriyle iştigal etmek yerine bu toplumun bizzat kendisini, kültürünü, tarih içerisinde geliştirdiği problem çözme mekanizmalarını problem olarak görüyor. Diğer taraftan da bir süre toplum, kendi hafızasını mukayese etmek ile alakalı gayreti irtica olarak niteledi. İlim bir problem çözme faaliyetiyse, toplumun kendi inançları, tarihi birikimi, dili ve diğer toplumlarla ilişkileri içerisinde ortaya çıkmış olan değerli şeylerin korunması problemdir ve bununla baş edebilmek için kendi toplumumuzu araştırmak hem ilimin hem de üniversitenin temel problemi olmalıdır.”

Prof. Dr. Mehmet Akif Okur, “İstanbul-Bosna Hattında “İslam’ın Uyanışı” Tartışması. Erol Güngör ve Aliya İzzetbegoviç Üzerine Mukayeseli Bir Değerlendirme” sunumuyla bu iki düşünürü karşılatırdı. “Dünya ile imparatorluklardan bağımsız yönetim şeklini anlıyoruz. Mesela Batı dediğimizde bağımsız devletler söz konusu ama bunların arasında kuvvetli bağlar, paktlar var. Biz tarihimize baktığımızda devletimizin sınırları ötesine uzanan topraklarla bağlarımız vardı ve bu bağlar arasındaki ilişki zamanla koptu. Aynı dünyanın parçaları farklı dünyaların parçası oldular. Bosna başka bir dünyanın biz de bir başka dünyanın parçası olarak ayrıldık. Aliya dünyamızın çeperinde, Güngör de dünyamızın merkezinde doğan bir isim. Bu iki isimden ilkinin İslam Deklarasyonu (1971) ve diğerinin İslam’ın Bugünkü Meseleleri’ni (1981) üst üste koyduğumda bir taraftan benzerlikler diğer taraftan da farklılıklar görüyorum. Her ikisi de uyanıştan bahsediyor. Batılılaşma ikisi açısından da itiraz edilen bir mesele. Din anlayışları arasında benzerlikler var ve İslam’ın, hayatın hem maddi hem de manevi taraflarını kucakladığını ikisi de vurguluyor. Sömürgeci aydın tipine itiraz ediyorlar ve eğitim meselesini öne çıkarıyorlar. Bizim medeniyet değerlerimiz üzerinde yükselen bir eğitim sistemine ihtiyacımız olduğuna dikkat çekiyorlar. Her ikisi de radikal muhafazakârlığı eleştiriyor. Ayrıştıkları temel nokta şu: Aliya bir azınlık aydını olduğu için çoğunluğa bakışı ve milliyetçilik dâhil birçok kavrama atfettiği anlamlar aslında kendi özel durumuyla ve dünyasıyla bağlantılı. Erol Güngör’de ise İslamcılık tenkidi görüyoruz. İslam birliğinin aslında bir dünya tasarımı olduğunu söylüyor. Bu merkezde güçlü bir devletin ve milletin olması gerektiği anlamına gelir.”

Doç. Dr.  Adem Bölükbaşı, “Türkiye'deki Laiklik Pratiğinin Eleştirisi” başlıklı tebliğiyle Güngör’ün bu konu hakkındaki düşünceleri değerlendirdi. “Türkiye’de, Osmanlı modernleşmesinin bir sonucu olarak Fransız tipi laikliğin ön planda olduğu ancak tarihsel geleneğin de etkisiyle daha çok devletin kontrolünde bir din modelinin mevcut olduğunu söyleyebiliriz. Fransız tipi laiklik; özgürlükçü olmaktan ziyade kültür, iktidar çatışmasına dayanan köklere sahiptir. Literatürde devr-i sadıkla yeni düzen arasında ciddi bir tartışma var. Dolayısıyla laiklik hala hassas bir mevzu ve önemli bir ayrışma yaratıyor. Güngör’ün laiklik pratiği üzerine eleştirisinin temelde metot eleştirisi olduğunu söyleyebiliriz. Pozitivizm eleştirisini tüm eserlerinde görüyoruz. Döneminde Marksizm’in hem metot olarak hem de bir yaklaşım olarak benimseniyor. Onda, din terakkiye mani bir unsur olarak görülürken Marksistler tarafından halkın yanlış bilinçlendirildiği yaklaşımıyla karşılaşılıyor. Güngör’ün laiklikle ilgili eleştirilerindeki merkezi konular ise: Din devlet ilişkisi, din eğitimi alanındaki politika, sosyolojik görüş eksikliği, din özgürlüğü ve kamu arasındaki dengesizliktir.”

Dr. Muhammed Fatih Karakaya, “Erol Güngör ve Makine Medeniyeti Tartışması” sunumuyla bugünden bakarak Güngör’ün makine medeniyeti fikri üzerine bir okuma yaptı. “Güngör’ün Ahlak Psikolojisi ve Sosyal Ahlak başlıklı bir çalışması var. Bu eserinde makineyle birlikte gelen yeni değer sistemi ve yeni hayat tarzı eski değerleri sarsıyor der. İnsani değerlerin ve hürriyetlerin sarsıldığı bu durumu makine medeniyeti olarak adlandırır. İnsanın makine yapması yeni bir durum değil ama bugünkü yeni durum; üretim sürekli yani bitmeyen bir faaliyet halindedir. Güngör, teknolojinin gelişerek dünya görüşümüzde birtakım değişikliklere yol açmakla beraber inanç ve görüşlerimiz üzerinde etkili olduğu düşüncesindedir. Teknolojik değişme ve ilerleme, karşısında herhangi bir engel tanımamaktadır ve devamlılık teknolojinin en önemli özelliğidir. Bir yerde durağan gibi görünse bile dünyanın başka bir yerinde devam etmektedir. Teknoloji doğrudan doğruya ya da dolaylı tesirleri yüzünden çok defa kültür değerleri ile karşı karşıya gelmiştir. Hiçbir cemiyet teknik değişmeyi başıboş bırakmamıştır. Bugün yapılacak iş teknik medeniyet için Türkiye’de sağlam bir kültür kurmanın yollarını araştırmaktır.”

“ERKEN KAYAN YILDIZ: PROF. DR. EROL GÜNGÖR” ANMA PANELİ

Etkinlikleri Pdf Olarak İndir

Seçmiş olduğunuz ay ile ilgili tüm etkinlikleri katalogdan görebilirsiniz

Kasım 2024 Ayı
Broşürü

Hemen İndir

Sıralama Seçenekleri

2024 - 2025 Kültür Ve Sanat Kursları

Zeytinburnun'nda Ramazan 2024

Karne Festivali 2024

Kültür Sanat Kursları 2023 - 2024

3. ON5SIFIR7 FİLM HAFTASI

Mayıs - Haziran 2023

Zeytinburnun'nda Ramazan 2023

Kültür Sanat Kursları 2022-2023

Kültür Sanat Kursları 2021-2022

Mayıs - Haziran 2022

Mayıs - Haziran 2021

Kültür Sanat Kursları 2020-2021

Kültür Sanat Kursları 2019-2020

Kültür Sanat Kursları 2018-2019

Kültür Sanat Kursları 2017-2018

Kültür Sanat Kursları 2016-2017

Kültür Sanat Kursları 2015-2016

Kültür Sanat Kursları 2014-2015

Toprakla Şiir Yazmak

Mevlana’nın Aşk Çağrısı

Sıralama Seçenekleri

ELİSA ZONARO'NUN İSTANBUL'U

“O AĞAÇ” Mehmed Özçay Fotoğraf Sergisi

İnsanlığın Evrensel Yıkımı - Filistin Mücadelesi

Resimlerle “15 TEMMUZ” Sergisi

Lalezar - Rauf Tuncer

Geleceğin Ustaları 10

Fahreddin Paşa Medine Müdafii

Artı'k Sanat - Metin Aşoğlu

Yıl Sonu Kataloğu 2022 - 2023

Yıl Sonu Kataloğu 2021 - 2022

Yıl Sonu Kataloğu 2020 - 2021

ZKS Kültür Sanat Yıllığı 2023

Edebiyat ve Milli Mücadele Sempozyumu

“Yâ Şehr-i Ramazan” Hat Sergisi

Derin Yüzey - İlhan Aydan

Yeldeğirmenlerine Karşı - M. Zahit Büyükişliyen

Mohammed Imad Sergisi

Asker ve Ressam - Mehmet Ali Laga

Fevzi Karakoç - At'a Senfoni

Geleceğin Şifreleri - Hüsamettin Koçan

Mükemmel Boşluk - Hakan Şarkdemir Resim Sergisi

Formreform - İsmet Yedikardeş Retrospektifi

Hattat Mustafa Halim Özyazıcı

Kitaplar ve Kağıtlar

10 Yılda Yarışma Fotoğrafları Seçkisi

Mebus ve Şair Mehmet Âkif Ersoy

Zeytinburnu'nun 50 Yılı

Kültür ve Sanat Hayatımızda Ebüzziya Ailesi

Eski Evler ve Sokaklar

Medeniyetler Kapısı Mardin

Sanat ve Yaşamın İzinde

Şehre Tarih Düşmek

İrem Minyatür Sergisi

Sübhan Tespih Sergisi

Afrika’da Alınteri

Hakimiyet-i Milliye Timsali Bayrak

Gölgenin Tasarımı

Tophane İşi Lülecilik

Yerler ve Gökler Minyatür Sergisi

Katman Kat-ı Sergisi

Kültürel Semboller

Harflerin İzinde Hat Sergisi

Geleneğe Çağdaş Yorumlar

Bizde ve Dünyada Madalya Heykeltıraşlığı

Uluslararası Cam ve Kağıt Sanatları Sergisi

Geçmişten Günümüze Neyzen Emin Dede

Hayattan İzler Resim Sergisi

Ebruda İstanbul Düşleri Sergisi

Taner Alakuş ve Öğrencileri Minyatür Sergisi

Altın Laleler Ebru Sergisi

Sıralama Seçenekleri

ELİSA ZONARO'NUN İSTANBUL'U

“O AĞAÇ” Mehmed Özçay Fotoğraf Sergisi

İnsanlığın Evrensel Yıkımı - Filistin Mücadelesi

2024 - 2025 Kültür Ve Sanat Kursları

Resimlerle “15 TEMMUZ” Sergisi

Zeytinburnun'nda Ramazan 2024

Lalezar - Rauf Tuncer

Karne Festivali 2024

Geleceğin Ustaları 10

Fahreddin Paşa Medine Müdafii

Artı'k Sanat - Metin Aşoğlu

Kültür Sanat Kursları 2023 - 2024

Yıl Sonu Kataloğu 2022 - 2023

Yıl Sonu Kataloğu 2021 - 2022

Yıl Sonu Kataloğu 2020 - 2021

ZKS Kültür Sanat Yıllığı 2023

3. ON5SIFIR7 FİLM HAFTASI

Mayıs - Haziran 2023

Edebiyat ve Milli Mücadele Sempozyumu

“Yâ Şehr-i Ramazan” Hat Sergisi

Derin Yüzey - İlhan Aydan

Zeytinburnun'nda Ramazan 2023

Yeldeğirmenlerine Karşı - M. Zahit Büyükişliyen

Mohammed Imad Sergisi

Asker ve Ressam - Mehmet Ali Laga

Fevzi Karakoç - At'a Senfoni

Kültür Sanat Kursları 2022-2023

Kültür Sanat Kursları 2021-2022

Geleceğin Şifreleri - Hüsamettin Koçan

Mayıs - Haziran 2022

Mükemmel Boşluk - Hakan Şarkdemir Resim Sergisi

Formreform - İsmet Yedikardeş Retrospektifi

Hattat Mustafa Halim Özyazıcı

Kitaplar ve Kağıtlar

10 Yılda Yarışma Fotoğrafları Seçkisi

Mayıs - Haziran 2021

Mebus ve Şair Mehmet Âkif Ersoy

Zeytinburnu'nun 50 Yılı

Kültür ve Sanat Hayatımızda Ebüzziya Ailesi

Kültür Sanat Kursları 2020-2021

Eski Evler ve Sokaklar

Medeniyetler Kapısı Mardin

Sanat ve Yaşamın İzinde

Kültür Sanat Kursları 2019-2020

Şehre Tarih Düşmek

Kültür Sanat Kursları 2018-2019

Kültür Sanat Kursları 2017-2018

İrem Minyatür Sergisi

Sübhan Tespih Sergisi

Afrika’da Alınteri

Hakimiyet-i Milliye Timsali Bayrak

Kültür Sanat Kursları 2016-2017

Gölgenin Tasarımı

Tophane İşi Lülecilik

Yerler ve Gökler Minyatür Sergisi

Katman Kat-ı Sergisi

Kültürel Semboller

Kültür Sanat Kursları 2015-2016

Kültür Sanat Kursları 2014-2015

Harflerin İzinde Hat Sergisi

Toprakla Şiir Yazmak

Geleneğe Çağdaş Yorumlar

Mevlana’nın Aşk Çağrısı

Bizde ve Dünyada Madalya Heykeltıraşlığı

Uluslararası Cam ve Kağıt Sanatları Sergisi

Geçmişten Günümüze Neyzen Emin Dede

Hayattan İzler Resim Sergisi

Ebruda İstanbul Düşleri Sergisi

Taner Alakuş ve Öğrencileri Minyatür Sergisi

Altın Laleler Ebru Sergisi

Kapat
zksm
zeytinburnu belediyesi
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edin