Adem Turan: Diri kalmayı seçen bir şairim.
Şair Adem Turan, Zeytinburnu Belediyesi’nin İsmail Kılıçarslan’ın sunumuyla düzenlediği Şair Okur Buluşması söyleşisinin konuğu oldu. Şiir serüvenini dinleyicilerle paylaşan ve bugüne kadar 8 kitap yayınladığını belirten Adem Turan, şiirinde ve yaşamında diri kalmayı seçtiğini söyledi.
Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde şiirden sokağa uzanan sohbet İsmail Kılıçarslan’ın konuğu Adem Turan’a “Şiirle nasıl tanıştınız?” sorusu ile ve şairin şiir serüvenini anlatmasıyla başladı. “Çocukluğumda evde televizyon yoktu. Masallar dinleyerek büyüdüm. Evimizin köşesinde bir de radyo vardı. Bulgaristan göçmeni olan ve oldukça otoriter olan dedem belli saatlerde radyoyu açar ajans haberlerini dinlerdik. Onun olmadığı zamanlarda da Yurttan Sesler Korosu’nu ve diğer programları dinlerdik. Biga imam hatipte okudum. Bir süre sonra Milli Kıta’nın başkanı oldum. Bu arada gizli gizli, o zamanların Kelebek gazetesinde yayınlanan şiirleri okuyordum. Bir gün teşkilatın duvarında bir duvar gazetesi gördüm. Şiirler vardı. Gazeteyi kimin hazırladığını merak ettim ve tanıştım. Ali Osman Sali orada idi. Beni Mavera Dergisi ile tanıştırdılar. Nuri Pakdil’in Edebiyat, Sezai Karakoç’un ara sıra çıkan Diriliş Dergisi ile tanıştım. Daha sonra ilk şiirim Mehmet Ocaktan ve Şakir Kurtulmuş’un çıkardığı ve kültür sanat sayfası oldukça özenli ve kaliteli olan Yeni Devir gazetesinde yayınlandı. “ “İlk şiirim ‘Yokluğun Bize Çokça Kahır Efendim’ şiirimdir. Bu şiiri lisede öğretmenim olan Hüseyin Önder hocam için yazmıştım. Okuyanlar onun öldüğünü düşünmüşler hâlbuki hala yaşıyor. Hüseyin Hoca ile tanıştığımda futbol oynuyordum, futbolcu kimliğim vardı, kendisi bana İslami kimliğimi vermiştir. Çok sürgünler yiyen bir öğretmendi. Öğrencilerine Huzur Sokağı romanını tavsiye ettiği için sürgün edilmişliği vardır.” “İsmet Özel’in Üç Mesele’sini okuyunca okulu bıraktım.” “Lisede bir dönem okulu bıraktım. Gece sabahlara kadar okuyor, gündüz okula gidemiyordum. İsmet Özel’in Üç Meselesi’ni okuduğumda ‘bu düzenin okullarında okunmaz’ sözünden çok etkilendim ve okulu bıraktım. Babam çok üzüldü. Bir süre sonra düşüncelerim değişti ve afla okula geri döndüm, öğretmen oldum. İsmet Özel keşke bu sözü ‘Gençler, bu sistemin okullarında okunmaz ama siz okuyun bir yerlere gelin, değiştirin.’ şeklinde söyleseymiş.” Adem Turan, Kılıçarslan’ın “Siz de benim gibi hayatla alışverişi çok olan, sokağın, akıp giden hayatın şiirini yazan bir şairsiniz. Bir şairin sokakla kuracağı ilişki sizce nasıl olmalı?” sorusunu ise şu sözlerle yanıtladı: “Şiir benim için devrimcidir.” “Şiir benim için devrimcidir. Sezai Karakoç’ta şairin devrimci olduğunu söyler. Ben bir şair olarak sokaktayım, herkesin sırtını dönüp gittiği olayları görüp, onlara bunu göstermek istiyorum. Şiirimi yazarken de, okurken de bu dinamikler üzerinde durmaya gayret ediyorum. Şiirinin diri kalması için çabalayan, kendisi de diri kalmayı seçen bir şairim.” Söyleşi sonunda Adem Turan’a teşekkür eden ve dinleyicilere hitap eden İsmail Kılıçarslan, iki sezondur Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde günümüz şairlerini ağırladığı Şair Okur Buluşması programını 23 Mayıs’ta yine Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşecek olan ve birçok şairin katılacağı özel bir şiir gecesi ile sona erdireceğini söyledi.