Biyografiler seyirciyi cezbediyor
Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi Hakan Gerçek'i 11 Şubat akşamı Van Gogh oyunuyla bir kez daha ağırladı. 2009'da sahnelemeye başladığı oyunu ile daha önce üç kere Zeytinburnu seyircisinin karşısına çıkan Gerçek, oyun sonunda dakikalarca ayakta alkışlandı.
Kurucusu olduğu Tiyatro Gerçek'te şimdiye dek hep tek kişilik oyunlarla seyirci karşısına çıkan Hakan Gerçek, özellikle Van Gogh'un tiyatroyu kurduğundan bu yana aynı ilgiyi görmesini insanların biyografilere olan merakına bağlıyor. "Biyografiler bizleri cezbediyor. Kitapta da böyle. Biyografi kitapları daha çok satıyor. İnsan hayatını merak etmek hele böyle büyük sanatçıları merak etmek insanların doğasında var. Bir taraftan da belli bir tarih öğreniyorsunuz. Arka planda 1800'ler var. Oradaki diğer ressamlar, toplumun yapısı, yaşanan değişimler var. O yüzden bir yandan da tarihe tanıklık ediyor seyirci." diyen Hakan Gerçek, "Bu ilgi tabi ki Van Gogh'un şahsiyetinden de geliyor. Çok önemli bir ressam. Yalan, yanlış da olsa Van Gogh'la ilgili herkesin kulaktan dolma bir bilgisi var. Bir de oyun zaman içinde izlenildikçe beğenildi. Türkiye'nin neredeyse hemen her yerini geziyorum Van Gogh'la. Defalarca gelen seyircilerim var " şeklinde konuşuyor. Gerçek, böylesi bir oyunun seyirci tarafından bu ölçüde sahiplenilmesini tiyatro adına sevindirici buluyor. Van Gogh'un çalışmak üzerine bir portre olduğunun altını çizen Hakan Gerçek, oyunun meselesi ile ilgili olarak şu cümleleri kuruyor: "İnsan yaptığı şeye nasıl sahip çıkmalı özetle bunu anlatıyor. Hele bu bir sanat dalıysa çekeceği acılar, ödeyeceği bedeller neler... Resim bölümünde okuyan sıkılıp bölümü bırakmak isteyen öğrenciler gelip Van Gogh'u seyrettikten sonra 'Biz bölümü bırakmayacağız, gayret edeceğiz' diyorlar ki bu bence oyunun derdini anlatabildiğini gösteriyor." SAHNEDEKİ YALNIZLIK ÇOK ZOR Başladığından bu yana aynı metni oynadığını, tekstte bir değişikliğe gitmediğini ancak zaman içinde oyunda taşların yerine oturduğunu söyleyen Hakan Gerçek, "Sekiz sene az bir zaman değil. Benim de yaşım ilerledi. Oynarken sizin o sözlere kattığınız yorum da pişiyor, gelişiyor. Tiyatroda öyledir, yüz oyundan sonra 'şimdi doğru söylüyorum' dersiniz. İçindeki gelişimle beraber o metni daha iyi yorumlamaya başlıyor insan. Belki beş sene daha oynasam beş sene sonra daha da iyi olur bilemem. " diyor. Van Gogh'un ilk tek kişilik oyunu olduğunu ifade eden Gerçek, sözlerine şöyle devam etti: "Cemal Süreyya şiirleri var Üstü Kalsın adıyla sahneye taşıdığım. Bir de Savunma adlı oyunu yaptım. Üçü de tek kişilik. Bu tür oyunları seviyorum fakat arkanızda bir ekip, karşınızda seyirciler olsa da sahnedeki yalnızlık, tek başına olmak performans anlamında çok zor. Seyircinin dikkatini iki saat boyunca canlı tutabilmek kolay değil. Ama bu benim tercihim." Özel tiyatroların işlevini sürdürebilmek için yerel yönetimler ve üniversitelerin desteğine ihtiyaç duyduğunu hatırlatan Gerçek, seyirci sayısında artış yaşandığını buna karşılık 300-400 kişilik tiyatro salonlarının sayısının hayli az olduğunu söyledi. Gerçek, "Belediyeler ya da üniversiteler salonlarını kiralıyor. Bazı belediyeler oyunları alıyor. O güzel bir şey ama bu desteğin artması gerekiyor. Ancak böylelikle biz de bilet fiyatlarını bir tık daha aşağıda tutup daha fazla seyirciye ulaşabiliriz." diye konuştu.