100 YÜZE İMZA VE SÖYLEŞİ'NİN ŞUBAT AYI KONUĞU YASİN RAMAZAN BAŞARAN OLDU
20 Şubat’ta ZKS’de gerçekleşen 100 Yüze İmza ve Söyleşi programına, akademisyen ve yazar Yasin Ramazan Başaran konuk oldu. Aykut Ertuğrul’un sunduğu söyleşi programında; Yasin Ramazan Başaran’ın Gerçeklik Yeniden isimli yeni kitabı üzerinden bir konuşma gerçekleşti.
Aykut Ertuğrul’un sunduğu programda Yasin Ramazan Başaran ile Gerçeklik Yeniden kitabı ve gerçeklik kavramı, felsefe tarihi ve Türkiye’de felsefe hakkında konuşuldu.
BU SORUYA NEDEN İHTİYACIMIZ VAR?
Söyleşinin başında Yasin Ramazan Başaran, niçin gerçeklik gibi bir kavramın bir nevi biyografisini yazdığı ile ilgili şunları söyledi: “Gerçeklik tartışması çok gündemde bir tartışma. Ne açıdan gündemde? Yani herhangi bir şeyle ilgili merakımız aslında o şeyin gerçek olup olmadığıyla ilgili bir merak. Yani gerçekten var mı, gerçekten yok mu, bu soruların felsefi arka planında neler var? Bunlarla ilgilenmek istedim. Ama daha da güncele gelirsek, özellikle post modern ve post yapısalcı bir bakış açısıyla baktığımızda işte ‘anything goes’ olarak çerçevelendireceğimiz bir anlayış. Şimdi bu anlayış tabii ki bir teklif ve bu teklifin alternatifi nedir peki? Ben bu teklifin hâlâ geçerli ve hâlâ yaşayan bir alternatifi olarak metafizik olduğunu düşünüp bu soruya neden ihtiyacımız var, bu soru neden hâlâ canlı, bunu ortaya koymak istedim.”
BU DÜŞÜNCE HİÇBİR YERE GİTMEYECEK
Yasin Ramazan Başaran, kitabının başlığı olan Gerçeklik Yeniden hakkında; “Metafizik bize şunu söylüyor; gerçeklik diye bir şey var ve biz ona ulaşamasak da bir ideal olarak önümüzde duruyor. Yani işte biz bugün gerçekçi bir insan diyoruz ya, yani gerçekçi olalım, mesela ‘bu salon tıklım tıklım dolmayacak, felsefe konuşuyoruz çünkü gerçekçi olalım’ diyoruz ya, şimdi bu gerçekliği bir kenara alıp hayatımızı devam ettirmiyoruz. Nereden geliyor bu gerçeklik? Mesela bu bir algı mı? Acaba bu bir bilgi mi? Bilgi değil, çünkü denetleyemiyoruz. Peki algı mı, gerçekliği algılıyor muyuz? Buna dair birtakım, nöropsikolojide çalışmalar var. Yani hem bir şeyi nasıl algıladığımıza dair hem de o algımızı nasıl bir gerçekliğe dönüştürdüğümüze dair. Ama kastettiğimiz bu da değil. Kastettiğimiz şu; değişmeyen bir şeyin olduğunu düşünüyoruz. Biz değişebiliriz. Geceden sabaha farklı birisine dönüşüyoruz. Değişiyoruz, gelişiyoruz, bozuluyoruz… Her neyse. Çürüyoruz, belki ölüyoruz. Ama bu değişimi takip edebileceğimiz bir sabitenin olduğuna inanarak bunlardan bahsediyoruz. Dolayısıyla değişmeyen ve kapsamlı olan bir gerçeklikten bahsetmemiz gerekiyor. Ve işte Gerçeklik Yeniden’le kastım da şu; bu düşünce hiçbir yere gitmeyecek.” sözlerini söyledi.
YASİN RAMAZAN BAŞARAN KİMDİR?
Ankara doğumlu. 2008’de Ankara İlahiyat’tan mezun oldu. 2010’da ABD’nin Indiana Üniversitesi’nde başladığı felsefe doktorasını 2018’de Doğa, Tanrı ve Yaratma başlıklı tezi ile tamamladı. Bir süre aynı üniversitede ve sonrasında İstanbul Şehir Üniversitesi ile Marmara Üniversitesi’nde Eleştirel Düşünme ve Din Felsefesi dersleri verdi. Bilgi teorisi, teoloji, felsefe tarihi ve metafizik üzerine makaleler yazdı. Bilim felsefesi ve din-bilim-felsefe ilişkisine dair seminerler verdi, konferanslarda bildiriler sundu. Halen TRT Türk’te yayınlanan Aklıselim programında felsefi yaklaşımlarını paylaşmaktadır.
Yazar, eleştirel düşünme, araştırma mantığı ve akademik kültür hakkında Düşünmenin Alfabesi, Araştırmanın Alfabesi ve Düşün Bir de Sağlıklı Düşün başlıklı kitapları kaleme almıştır.