Yavuz Bahadıroğlu Osmanlı'nın Avrupalılaşma Serüvenini Anlattı
Tarihçi-yazar Yavuz Bahadıroğlu; Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezinde her ay düzenlediği Tarihçi-yazar Yavuz Bahadıroğlu; Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezinde her ay düzenlediği Tarih Okumaları söyleşisinde bu ay Osmanlının Avrupalılaşma Serüvenini anlattı. Kalabalık bir dinleyici kitlesine hitap eden Bahadıroğlu; Osmanlı dönemini anlatarak başladığı konuşmasında gündem konularına da değindi.
Tarihçi-yazar Yavuz Bahadıroğlu; Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde her ay düzenlediği Tarih Okumaları söyleşisinde, Osmanlı tarihi hakkında bilinmeyenleri dinleyicileriyle paylaşmaya devam ediyor. Aralık ayı programında “Osmanlı’nın Avrupalılaşma Serüveni” hakkında dinleyicilerine birikimlerini aktaran Bahadıroğlu; Kırım Savaşı ile başlayan süreci anlattı ve Paris Kongresi’nin 8. Maddesi soncu yapılan kılık kıyafet devrimine değindi. “Paris Kongresi’nin 8. Maddesiyle birlikte Yeni Çeri Ocağı ortadan kaldırıldı. Vaka-i Hayriye dedikleri hadise hayır mı şer mi belli değil. Yeni Çeri Ocağı’nın kaldırılmasıyla yerine Asakir-i Mansure-i Muhammediyye kuruldu. Fakat ilk kıyafet inkilabı II.Mahmut döneminde bu askerler üzerinde yapıldı. Avrupa artık Osmanlı’ya bize benzeyin diyordu. Kıyafetler uyduruldu, Fas’tan fesler getirildi. Osmanlı tarihinde ilk olarak bu süreçte devlet ve milletin arası açılmaya başladı. Sekülerleşme dönemi başladı.” dedi.
Osmanlı’nın Avrupalılaşma süreciyle ilgili tarihi bilgilerini söyleşi boyunca dinleyicilerine aktaran Yavuz Bahadıroğlu; Fatih Sultan Mehmed’in bütün vilayet yöneticilerine yolladığı fermanlardan birinde yazan “Siz kullara dinin nedir gibi Allah’ın soracağı sorular sormayın. Siz kullara sorun ki; aç mısın, tok musun?.” sözlerini aktararak “Osmanlı bu mantıkla cihan devleti olmuştur. Asker kendi işini, yönetici kendi işini yaptığı için.” dedi.
Dinleyicilerin gündemle ilgili sorularını da cevaplayan Bahadıroğlu; bir dinleyicinin Muhteşem Yüzyıl dizisiyle ilgili sorusuna da; “Dizinin senaristi 4.000 sayfa Kanuni okuyarak bu diziyi yazmış. 4000 sayfa okumakla tarihçi olunmaz. 4000 sayfa okuyan beyin cerrahı da olamayacağı, ameliyat yapamayacağını herkes bilir. Bir dönemi analiz edebilmek için 100 yıl öncesinden başlamak gerekir. Çünkü her yüz yıl, önündeki yüz yıla etki eder. Kanuni onlarca sefere katılmış, 100 bin kişilik orduyu organize etmiş bir Sultan. Osmanlı’nın en büyük yeteneği organizasyondur. O kadar askeri konaklatmak, yedirmek içirmek, yürütmek vs. Kanuni ömrünü devlet yönetimiyle geçirmiştir. Kanuni’yi anlamak için, o dönemin İsviçre Sefiri’nin ülkesine yolladığı 80 ciltlik istihbarata bile bakmak da gerekir. 4000 sayfa okumakla damgalanacak bir Sultan değildir.” sözleriyle cevap verdi.