Besmelenin Sır Kapılarını Açan Anahtar Bir Kitap; Besmele Tefsiri.
Yazar Yusuf Özkan Özburun; Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezinde her ay gerçekleştirdiği Geçmişten Günümüze Her Ay Bir Alim Bir Eser söyleşisinde Hacı Bektaş-ı Velinin Besmele Tefsiri eserini anlattı. Dinleyicilerin ilgiyle takip ettiği söyleşide yazar, kendisine yöneltilen soruları da titizlikle cevapladı.
Yusuf Özkan Özburun bu ayki söyleşisinde; Diyanet Vakfı Yayınları tarafından yayımlanan ve Yrd. Doç. Dr. Hamiye Duran’ın yazdığı Hacı Bektaş-ı Veli “Besmele Tefsiri” eserinin içeriğine ve hikmetine değindi. Konuşmasına “Popüler birçok okumalar yapıyoruz. Bu sene niyet edelim ve hepimiz için bir tefsir okuma yılı olsun.” sözleriyle başlayan yazar; tefsir okumanın insanın ruh âlemine ve bilgi dağarcığına faydalarından bahsetti.
“Besmele Allah’a; ben kendime yeter değilim, ben benim değilim, ben sana aidim demektir.”
Hacı Bektaş-ı Veli’nin “Besmele Tefsiri” eserinde, besmele kavramının bütün detaylarıyla açıklandığını ifade eden yazar; “Besmele İslam dünyasında hayatımızın her alanına yayılmıştır. Mezar taşlarından, edebiyata; kasidelere, hat ve tezhip sanatına birçok alanda besmeleye rastlarız. Besmele Allah’a; ben kendime yeter değilim, ben benim değilim, ben sana aidim demektir. Allah ile ilahi bir irtibata geçmektir. İslamiyet’te gerek dünya gerek ahiretle ilgili olsun her önemli ve meşru işe besmele ile başlamak tavsiye edilmiştir.” diyerek eserden kısa okumalar yaptı.
“Gül-i gülizar kelam-ı kadim, Bismillahirrahmanirrahim.”
Türk edebiyatında yenileşme döneminde dahi, Arif Nihat Asya’nın şiirlerinde olduğu gibi; halk edebiyatında, sufi edebiyatında da besmelenin yer aldığını ifade eden yazar; “Gül-i gülizar kelam-ı kadim, Bismillahirrahmanirrahim.” kasidesiyle edebiyatta besmelenin kullanılış şekliyle ilgili örnekler de verdi.
Hacı Bektaş-ı Veli’nin kitabının başında “Fikir sahiplerinin fikri onun yüceliğini anlamaktan uzaktır.” sözleriyle besmelenin manasına uygun bir giriş yaptığını anlatan Yusuf Özkan Özburun; “Hacı Bektaş-ı Veli arzu etseydi bu kitabı, Farsça ve Arapça yazabilecek ilmi kudrete sahipti. Fakat o “Bismillahirrahmanirrahim” kelamının anlamını, Orta Anadolu’daki Türkmenlere hitap ettiği için anlamaları maksadıyla Türkçe yazmıştır. Bu da kendisinin ne kadar tevazu sahibi bir âlim olduğunu gösterir.” diyerek âlimin şahsiyetine de değindi.
Dinleyicilerin ilgiyle takip ettiği söyleşi, yazarın sorulan soruları cevaplamasıyla sona erdi.