ZEYTİNBURNU KÜLTÜR SANAT ETKİNLİK TAKVİMİ: 8 - 16 Ekim 2022
Zeytinburnu Kültür Sanat’ta kültür hayatımızı zenginleştirecek yepyeni bir sezon başlıyor. Bu sezon da birbirinden kıymetli konuklarıyla söyleşi ve seminerlerin yanı sıra Zeytinburnu Kültür Sanat sergi, sinema, tiyatro, çocuk tiyatrosu ve konser kategorilerinde de nitelikli sanatçı ve eserleri sanatseverlerle buluşturmaya devam edecek.
KONSER: Dilek Türkan
8 Ekim Cumartesi // 19.00
Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezi
Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezi, yeni sanat sezonunu büyük bir konserle açıyor. Sanatseverleri birbirinden güzel söyleşi, panel, sergi, sinema ve tiyatro gösterimleri ve daha birçok kültür-sanat faaliyetinde bir araya getirecek bu sezona, klasik Türk müziğinin önemli sanatçılarından Dilek Türkan’ın 8 Ekim Cumartesi saat 19.00’da Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezi’nde vereceği konserle merhaba diyoruz.
SİNEMA: İstanbul Muhafızları: 100 Yılın Muhafızları
Gösterim Tarihleri: 9, 10, 11, 12, 13 Ekim
Gösterim Saatleri: 13.30-16.00-19.00
Zamanda yolculuk yapan Gürgen ile Azmi, 23 Nisan’da toplanacak Meclis’i engellemek ve tarihin akışını değiştirmek için 1920 senesine ışınlanır. Böylece ortada bir İstanbul olmayacak eğer bir İstanbul olmazsa da İstanbul Muhafızlarına da gerek kalmayacaktır. Fakat işler Gürgen ile Azmi’nin planladıkları gibi gitmez. İstanbul Muhafızları da peşlerinden 1920 senesine ışınlanarak Gürgen ile Azmi’ye engel olmaya çalışırlar.
SÖYLEŞİ: 100 Yüze İmza ve Söyleşi
Sunan: Aykut Ertuğrul
Konuk: Yıldız Ramazanoğlu
12 Ekim Çarşamba // 19.00
Zeytinburnu Kültür Sanat, sizleri Türkiye’nin en önemli şair ve yazarlarıyla buluşturmaya devam ediyor. “100 Yüze İmza ve Söyleşi” programında Aykut Ertuğrul’un ekim ayındaki konuğu yazar Yıldız Ramazanoğlu olacak. Papağanlar Panayırlar Hasatlar isimli yeni kitabından hareketle, yazarla eserleri ve yazı hayatı üzerine yapılacak bu sohbete davetlisiniz.
(Papağanlar Panayırlar Hasatlar kitabı, ilk 100 katılımcıya hediye edilecektir.)
SEMİNER: İhya Okumaları
Prof. Dr. Ömer Türker
13 Ekim Perşembe // 19.00
Gazzâlî’nin en hacimli ve en önemli eseri olan İhyâ hakkında, “İslâm’a dair bütün kitaplar kaybolup sadece İhyâ kalsaydı diğerlerini aratmazdı.” şeklinde yaygın bir kanaat bulunduğu ifade edilir. Bu programda Prof. Dr. Ömer Türker, yıl boyunca İmam Gazzâlî’nin İhyâü Ulûmi’d Dîn adlı meşhur eserinin ilk bölümü olan “ilim babının” tahlilini yapacak. Ayrıca İslam düşünce geleneğinde bilimler tasnifi, bilginin taksimi, felsefe-kelam-tasavvuf ilişkisi, hakikat kavrayışı, fıkhın konumu, bilim-din ilişkisi, felsefe ve din ilişkisi başlıkları ele alınacaktır
TİYATRO: Her Şey Yolundaymış Gibi
Gösterim Tarihleri: 13 Ekim Perşembe, 14 Ekim Cuma
Seans: 20.00
Amerikalı yazar Neil LaBute’nin modern zaman ikili ilişkileri üzerine çarpıcı yaklaşımlarla kaleme aldığı üç kısa oyunu Ölüler Diyarı, Bir Mutluluk Anı ve Karmakarışık bir araya gelerek Her Şey Yolundaymış Gibi başlığıyla izleyiciyle buluşuyor. Karmaşık insan ruhunun ikili ilişkilerdeki akıl almaz yansımalarını gözler önüne seren Her Şey Yolundaymış Gibi, çiftlerin ilişkilerinde sorumluluk almaktan kaçmalarını ve nasıl ölümcül bir hesaplaşmaya taşındıklarını anlatıyor. İzlediklerinizin başınıza gelmediğine bir yandan sevinebilir bir yandan benim de başıma gelmesi muhtemel diye düşünebilirsiniz.
SİNEMA: Hızlı ve Tüylü
Gösterim Tarihleri: 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20 Ekim
Gösterim Saatleri: 13.30-16.00-19.00
Manou, bir martı çift tarafından evlat edinilen ufak bir kırlangıç olarak Nice’de büyümüştür. Doğasına aykırı olmasına rağmen nasıl yüzüleceğini, balık tutulacağını ve elbette ailesi gibi nasıl uçabileceğini öğrenmektedir. Ancak bir gün, asla bir martı gibi uçamayacağını anlar. Ailesi dışında kalan diğer martılar tarafından dışlanan Manou, topluluk için önemli olan bir görevi yerine getiremediğinde, martı kolonisinden uzaklaşır, kendi türünden kuşlarla tanışarak gerçek benliğini keşfetmeye başlar. Bir gün martılar ve kırlangıçlar büyük bir tehlike ile karşı karşıya kaldıklarında günün kahramanı Manou olacaktır.
SEMİNER: Bize Şairden Bahset
Sunan: Zeynep Arkan
Konuk: Hüseyin Atlansoy
14 Ekim Cuma // 19.00
“Bize Şairden Bahset” söyleşi programında, konuk edilen şairin eserleri, poetik görüşü ve şiirlerinden yola çıkılarak edebiyat, mitoloji, toplum, günlük hayat ve insan üzerine birlikte düşünmek ve tartışmak amaçlanıyor. Şair Zeynep Arkan’ın sunduğu programda, insanın şiire neden ihtiyaç duyduğu, şairlerin ve şiirlerinin insana ne/ler kazandırdığı sorularına her ay farklı bir konukla cevap veriliyor.
Zeynep Arkan bu ay; Balkon Çıkmazında Efendilik Tarihi, Kaçak Yolcu, İntihar İlacı gibi önemli eserleriyle kendine has bir şiirsel evren inşa eden 1980 kuşağının en önemli şairlerinden Hüseyin Atlansoy’u konuk ediyor.
NAĞMEDAR: GELENEKLİ GELECEK
15 Ekim Cumartesi // 15.00
Zeytinburnu'nda, geleneksel Türk müziği icracıları ve sevenlerinin düzenli olarak bir araya geldikleri Nağmedar, bu hafta da özel bir dinleti ile müzikseverleri davet ediyor. “Gelenekli Gelecek” konserini icra edecek sanatçıların isimleri ise şu şekilde: Neyzen Can Gülbal, tanburî Gökhan Filizman, ritimde Turgut Yiğit Dalar.
ÇOCUK TİYATROSU: Fareli Köyün Kavalcısı
Gösterim Tarihi: 16 Ekim Pazar
Seanslar: 13.00, 15.00
Kasabayı basan fareleri, belli bir ödül karşılığı temizlemek üzere anlaşan kavalcı, ödülünü alamayınca çok kızar. Sözünde durmayan kasabalılara bir ceza vermek için kavalının nağmeleriyle bu defa çocukları etkileyip, onları da peşi sıra sürükleyerek kasabadan uzaklaştırır. Çocuklarının kaybolduğunu anlayan aileler şaşkına dönmüştür. Kavalcının ödülünü vermek, çocuklarına kavuşmalarını sağlayacak mıdır?
SERGİ: “At’a Senfoni” Fevzi Karakoç Resim Sergisi
Sergi Süresi: 8 Ekim-20 Kasım 2022
Ziyaret Saatleri: 10.00-21.00
Fevzi Karakoç’un resmi…
Gelenek kendi içerisinde sınırsız potansiyel bir enerji barındırır. Onunla doğru ilişki kurabildiğimizde bize geleceğimizin yol haritasını söyleyen mürşide dönüşür. Gelenekle kurulacak dinamik bir diyalog onu çağdaş dünyada yeniden yaratmakla mümkündür ve geleceği belirler. Octavio Paz’ın poetik metinlerinde altını çizdiği zaman algısındaki gibi, geleneğin oluşumu kesin bir tarihte değil, zamanla mekânın birbirine karıştığı eşzamanlı gelecek olan bir geçmiştedir. Gündelik hayatımızda zaman, geleceğe doğru düz bir çizgi gibi akarak ve kaçınılmaz olarak geçmişte kümelenen şimdiki anlardan oluşur. Ama medeniyetleri besleyen gelenekler bu tanımı ters-yüz eder. Bir sanatçının bu kadim oluşumla taklitten uzaklaşarak kurduğu yakın ve yaratıcı temas, geçmişi, şimdiki anda oluşturarak geleceğe dönüşen bir sihre sahiptir. Coğrafyaya ait olmanın yolu, söz konusu yaratıcı dokunuşla, o coğrafyada deneyimlenen tüm geleneksel birikimden yola çıkarak, özgün ve çağdaş yaklaşımlarla geleceği belirlemekten geçer. Ressam Malik Aksel’in deyimiyle, en kudretli sanatkârlar muhiti iyi görmüş ve tetkik etmiş kimselerdir. Bu sanatçıların eserleri hangi muhitin ürünü olursa olsun başka bir yerde, başka bir muhitte ve beynelmilel sanat sahasında da kendini gösterebilir.
İlginize sunduğumuz “At’a Senfoni” sergisi, yukarıda özetle altını çizdiğim entelektüel sanatçı yaklaşımının öncülerinden Fevzi Karakoç’un, ülkemizdeki sanat algısının gelişimini sağlayan çalışmalarından oluşuyor. Sanatçının erken dönem ve güncel çalışma örneklerinin yer aldığı serginin ana öznesi At. Karakoç’un tuvallerinde at her zaman özgün ve özgür oldu. Bu anlamda sanatçının At’a yaklaşımı atın ehlileşme öncesi kadar keskin özgürlüklerin bitmeyen senfonisi gibi. Sanatçı sanat yaklaşımıyla yeryüzündeki “At” türlerine bir yenisini “Fevzi Karakoç Atı”nı eklemiş oldu. Buradan baktığımızda At üzerine At’a Senfoni ismi verdiği özel bir kitap yazan Necip Fazıl Kısıkürek’in kitap ismi bizim sergimizin de ismi oldu.
Bütün yoğunlukları arasında sergi talebimizi kabul eden kendisinden çok şey öğrendiğimiz hocamız Ressam Fevzi Karakoç’a gönülden teşekkür ediyorum. “At’a Senfoni” Sergi projesinin sizlerle buluşmasının imkânlarını oluşturan Zeytinburnu Belediye Başkanı Sn. Ömer Arısoy’a, Karakoç’un sanat üretimlerine dair pek çok detaya yer verdiği kritik yazısını sergi kataloğuna taşıdığımız Sayın Emin Çetin Girgin’e ve emeği geçen tüm dostlarıma teşekkür ederim.
Mehmet Lütfi Şen
FEVZİ KARAKOÇ
1947 yılında Çankırı’da doğan Fevzi Karakoç, 1968-72 yılları arasında İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’nda okudu. 1974 yılında aynı kuruma asistan olan sanatçı, 1979 yılında Salzburg Yaz Akademisi’nde çalıştığı litografileri ile Salzburg Şehir Ödülü’nü aldı. 1983 yılında özgün baskı resim dalında sanatta yeterlilik alan Karakoç, 1986 yılında doçent, 1993 yılında profesör oldu. 2002 Ocak ayına kadar Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde çalıştı. Şubat 2002 tarihinden beri Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde öğretim üyeliğine devam etmektedir.