MEDENİYET BİLİNCİ SEMİNERLERİ MAYIS AYI PROGRAMI ZEYTİNBURNU KÜLTÜR SANAT'TA YAPILDI
Kültür ve medeniyet kavramlarının tartışıldığı ve bu kavramlara dair bilincimizin ne olduğu ve nasıl olması gerektiği sorularının konuşulduğu Medeniyet Bilinci Seminerleri Zeytinburnu Kültür Sanat’ta devam ediyor. Prof. Dr. Özcan Hıdır yönetimindeki seminerlerde Doğu ve Batı medeniyetleri, medeniyet ve kültür kavramları, medeniyetler arası ilişkiler ve bütün bu kavramlara dair bilincimiz ele alınıyor.
Medeniyet Bilinci Seminerleri’nin bu sezonki son programı22 Mayıs akşamı saat 19.30’daZeytinburnu Kültür Sanat’ta yapıldı. Bu programda Prof. Dr. Özcan Hıdır, Müslümanların yaşadığı coğrafyaya dair bir konuşma gerçekleştirdi.
TÜRKİYE EN ÖNEMLİSİDİR
Prof Dr. Özcan Hıdır konuşmasında; “Müslümanların yaşadığı coğrafyayı göz önüne aldığımızda bir merkez ülkeler var bir de periferik ülkeler diyorum ben, yani biraz daha hem farklı açılardan etki gücü anlamında biraz daha kenarda bulunan ülkeler var. Bazı ülkelerin mesela ekonomik güçleri fazla olsa bile tarihî derinlikleri olmadığı için dünya siyasetinde veya insan kalitesi, insan gücü anlamında da çok önde olmadıkları için periferik ülkelerden sayılır bence. Mesela Katar gibi ülkeler var İslam dünyasında. Aslında nüfusu çok az olan bir ülke ama bakıyorsunuz üretim gücü, dünyada etki gücü ekonomik anlamdaki etkisi ile öne çıkmış bir ülke. Ama diyelim bir başka ülke var, Endonezya var aslında İslam dünyasının en büyük ülkesi nüfus açısından ama baktığınızda çok da öne çıkan bir yönü yok dünya siyaset arenasında. Veya İslam dünyası içerisinde çok etki gücü yok. Bu yönden bakıldığında İslam dünyasının böyle mihver, merkez, eksen ülkeleri var ve Türkiye bunların en önemlisidir kanaatimce. Pek çok açıdan bunu söylüyorum. Yani tarihî derinlik açısından söylüyorum, ekonomik güç anlamında söylüyorum, nüfus anlamında söylüyorum.” sözleri ile İslam dünyası ülkelerini değerlendirdi.
İNSANLIĞI İNSANLIKTAN ÇIKARIYORLAR
Konuşmasında İslâm dünyası ile Batı medeniyetini karşılaştıran Özcan Hıdır şunları söyledi: “İslam dünyasına baktığımızda, genelinde bir perişanlık var. Savaşlar var, sıkıntılar var, sömürge var, mezhep savaşları var şunlar var bunlar var… Ekonomik anlamda gerilemeler var, sefalet var, fakirlik var, her şey var. Ne ararsan aslında İslam dünyasında var, sıkıntı anlamında. Ama bütün bunlara rağmen şu var, pozitif anlamda, İslam’dan da kaynaklı olduğunu düşünüyorum ben bunun, bilkuvve, yani potansiyel olarak bir medeniyet bilincimiz var. Dinimizle alakalı bu. Batı bunu bildiği için, yani bunlar potansiyel olarak hâlâ orada duruyor. Ve bu dinden kaynaklanan bir ahlakımız var, bir duruşumuz var, hâlâ bozulmamış yönlerimiz var. Merhametimiz var, şefkatimiz var, insanlığımız var değil mi? Batı ülkelerinde yaşayan insanlar bilir ki bir sefalet var, ahlaki çöküş var, aile mefhumu kalmadı değil mi? Her türlü rezaletler var oralarda. Bunlar artık insanlıktan çıkıyor. Hatta insanlığı artık insanlıktan çıkarıyorlar, değil mi?”
Prof. Dr. Özcan Hıdır konuşmasının devamında İslam dünyası için teopolitik kavramının öneminden, İslam dünyası ile Batı arasındaki farklılıklardan, medeniyet bilincine dair politika üretmenin öneminden bahsetti. Program, saat 20.30’da son buldu.