Dr. Olcay Aydemir’in sunumuyla Mimarlık ve Yaşam söyleşileri, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta yapılıyor. 17 Kasım Pazartesi akşamı saat 19.30’da gerçekleşen söyleşinin konuğu Dr. Ahmet Hamdi Bülbül oldu. Mimarlık ve Yaşam programının kasım ayı söyleşisinde “Türkiye’de Koruma Süreci” konusu ele alındı.
Dr. Ahmet Hamdi Bülbül’ün konuk olduğu Mimarlık ve Yaşam programının “Türkiye’de Koruma Süreci” alt başlıklı söyleşisi gerçekleşti. Dr. Ahmet Hamdi Bülbül, İstanbul’u merkeze alarak koruma süreci ve tarihi hakkında bilgi verdi.
“En iyi koruma örnekleri, İstanbul’da.”
Dr. Ahmet Hamdi Bülbül, İstanbul’un koruma süreçlerinin merkezinde olduğunu vurguladı:
“Kendimi bir İstanbul aşığı olarak görüyorum. İstanbul’un anıtlarında olsun, sivil mimarisinde olsun emeğim geçmiş. İstanbul halden hale girmiş, badireler atlatmış bir şehir. Bizans’la başlayan serüven, Suriçi’ndeki yapılaşma, Osmanlı döneminde de artarak devam etmiştir. İstanbul’dan giriş yapacağım çünkü Osmanlı’nın payitahtı. Bütün koruma süreçleri burada başlamış, buradan yayılmış. En güzel örnekleri de İstanbul’da.”
“Bizim Batı’dan farklı bir yapımız var.”
Dr. Ahmet Hamdi Bülbül, toplum karakterlerinin de koruma süreçlerine eti ettiğinden bahsetti:
“Batı koruma ile ilgili süreçleri bir raya oturtmuş, bilimsel bir hale getirmiş. Biz her şeyi adapte etmeye çalışıyoruz. Ama bizim farklı bir yapımız var. Toplum yapımız farklı. Bizim niteliklerimiz, Batı’daki koruma süreçlerine benzeyen bir sürece cevaz veremez. Batı’daki uygulamaları doğrudan aldığında şehirleri tamamen modern bir şehre dönüştürebiliyorsun.”
