“KİTABİYAT”TA SEZONUN İLK KONUĞU M. SABRİ KOZ OLDU!

YouTube video

Tahsin Yıldırım’ın sunduğu “Kitabiyat” söyleşilerinde sezonun ilk konuğu M. Sabri Koz oldu. 21 Ekim Salı akşamı saat 19.30’da, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta gerçekleştirilen söyleşide Koz, editörlük ve folklor çalışmaları ile ilgili tecrübelerini aktardı.

Kitabiyat söyleşi dizisinde “kitap”, zengin bir dünyanın parçası ve kültür nesnesi olarak ele alınıyor. Tahsin Yıldırım moderatörlüğünde sahhaflardan müdavimlere, koleksiyonerlerden yayıncılara kitap dünyasının değerli isimleri ağırlanıyor. Ekim ayının konuğu editör ve halkbilimci M. Sabri Koz’du. Koz’un editörlüğünün ve folklor çalışmalarının masaya yatırıldığı söyleşi, anekdotlarla zenginleşti.

“Editör, yazara sadık olmalıdır.”

M. Sabri Koz, editörün üstlenmesi gereken rol hakkında konuştu:

“Editörlük yaptığım her kitapta bir izim vardır. Hiçbir şey yapmasam önsöz yazarım. Editör, kitabın asıl sahibine sadık olmalıdır. Yazarın gözden kaçırdığı şeyleri tespit etmeli ve onunla didişmemelidir. Yazarın kalbini kırmamalı ama kitaba da bir katkıda bulunmalı, onu güzelleştirebilmelidir. Editör, yazarın gönderdiği metni okumadan matbaaya gönderen kişi değildir. Bunları gördükçe çıldırıyorum.”

“Bazı şiirleri anlamak için folklor bilmek gerekir.”

M. Sabri Koz, folkloru geri bir düşünce sistemi olarak görmenin hatalı olduğuna dikkat çekti.

“Behçet Necatigil ‘Yazabilseydim Oktay Rifat gibi şiir yazmak isterdim.’ derdi. Bize onun şiirlerini tahlil ederdi. Büyük şair olduğunu o zaman fark ettim. Onlar ucuz işlerle uğraşacak insanlar değillerdi. Behçet Necatigil’in şiirlerini okurken Divan Edebiyatı’nı bilmeyen, Doğu ve Batı mitolojilerini, Türk masallarını bilmeyenler bazı şeyleri anlayamazlar. Folklorun geri bir düşünce olduğunu söyleyen bir zihniyet var. Bu doğru değil. Cemal Süreya, folklordan faydalanan şiire karşı çıkmamıştı. O mekanik ilişkilere karşıydı.”

Gallery ImageGallery ImageGallery Image