Hüseyin Su: Öykü artık saygı görüyor

Usta öykücü Hüseyin Su, “Öykümüzün Hikâyesi” seminerinin bu sezonki son bölümünde “Son Dönem (Günümüz) Türk Öyküsü”nü anlattı. Günümüz öyküsünü son yirmibeş yıldan ele alan Hüseyin Su, öykünün ve öykücülerin artık prestij sahibi olduğunu, öykü kitaplarının yayınevlerince önemsendiğini söyledi.

İnançer: Rivayet kelimesi uydurma anlamına gelmez

Mutasavvıf Ömer Tuğrul İnançer, Zeytinburnu Belediyesi’nin konuğu olarak Tasavvuf Sohbetleri söyleşisinde konuştu. Hz. Peygamber Efendimiz’in hadislerini nakledilirken kullanılan rivayet kelimesinin “söylenti” anlamında kullanılmadığını belirten İnançer, “zayıf hadis” tanımının da hadis için uydurmaya yakın, önemsiz anlamına gelemeyeceğini söyledi.

Ömer Lekesiz: Tanrı ve kutsallığın yerine sanat koyuldu

Eleştirmen Ömer Lekesiz, Zeytinburnu Belediyesi’nin düzenlediği 100 Yüze İmza ve Söyleşi programına konuk oldu. Öykücü Aykut Ertuğrul’un sorularını cevaplayan Lekesiz, seküler düşüncenin inancı insan hayatından kovarak yerine sanatı koyarak ona bir kutsallık atfettiğini ve “Böylece tanrının ve kutsal olanın insan yaşantısından kovuluşundan doğan boşluk bir başka ayinle telafi edilir. Bizim kitap fuarları dediğimiz şey mesela aslında bir ayin tarzıdır” dedi. 30 Nisan Perşembe günü Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde konuşan Ömer Lekesiz, öykücü Aykut Ertuğrul’un “Sanatın zanaatla olan ilişkisini nedir? Sanatçının eserinde kendisini inşa ettiği söylenir. Kurslarla veya satış amacıyla başlanılan bir sanat, daha modern bir sanat mıdır? Zanaat mıdır?” sorusuna metafiziğe yakın bir yazar olan Kandinskiy’in sözünden hareketle cevap verdi.